
Yeniden
‘’YENİDEN ’’
Kaç kere yok olduk?
Milyonlarca yıldır yaşam bu dünya üzerinde sürüyor. 5 defa kitlesel yok Oluş yaşadık, meteorlar yangınlar kıyametler koptu. Hep en sonunda ‘’yeniden’’ yaşam başladı. Bunların küçük örneklerini yakın zamanda gördük. Binlerce canlının ölümüne yol açan yangından kısa bir süre sonra o siyah yanıkların arasında yeşiller görünmeye başladı.
Ben Buradayım
Biz insanoğlu ise ilk barınaklarımıza bile birtakım boyalar resimler yaptık. Geride kalan dilden dile aktarılan şarkılar söyledik masallar anlattık. Ölenlerin arkasında bıraktığı tek şey o duvardaki hayvan resimleri, minik heykeller ya da bazı sözler. Onları yapan insanlar yok ama eserleri binlerce yıldır bizimle beraber yaşıyor. Onlar burada hala bizlerle beraber yaşıyorlar.
1945
Kitlesel yok oluşlar her zaman doğal yollarla olmadı. Doğa intikam aldı bizden ama bazen de biz birbirimizden intikam aldık. Yeterince kanlı bir dönem olan 1945 yılına gittik. Hiçbir zararı olmayan stratejik önemi dahi olmayan ‘’Dresden’’ şehrinde sirenler çalıyordu. Bu sirenler öyle zaman zaman çalardı çünkü ülke yıllardır savaş halindeydi. Fakat ‘’Dresden’’ halkı bunu çok önemsemedi çünkü şehirleri hiç bombalanmamıştı. Dresden bir sanat şehriydi. 13 Şubat günü Dresden halkı yanıldı. Gök yüzünde yüzlerce uçak belirdi. Ve bombardıman başlamıştı. Bir sanat şehri haritadan silinmişti.
Nereden Esti - 2021
Çalışırken fonda müzik açmayı seviyorum odaklanmama dikkatimi toparlamama yardımcı oluyor. Birbiri ardına müzikler çaldı çaldı ve geçti. Bir tanesinde irkildim. İşi bıraktım dinlemeye koyuldum. Yaklaşık 5 6 dakika boyunca hiçbir şey yapmadım. Tanıyorum gibi hissediyorum ama ilk defa tanışmış hissi de var. Oldukça karmaşık ve güzel hislere büründüm. Birkaç defa daha hiçbir şey yapmadan sadece bu müziği dinledim. Bana bir şey anlatıyor bunun bir hikayesi var... Hemen hızlı bir araştırma yaptım ve yanılmadığımı anladım.
Anka kuşu
Yıkımın ardından sanat eserlerini kurtarmak için birçok önemli insan Dresden’e gitti. Bunların arasında Giazotto’da vardı. İtalyan bir müzikolog... Vivaldi, Albinoni ve barok müziği ustası. O yıkıntılar arasından birkaç kâğıt parçası buldu. Eline alıp inceledi bir trio sonata buldu. Birçok parçası yanmıştı geriye pek bir şey kalmamıştı. Bunu incelediği anda Albinon’inin meşhur Adaggiosunu bulduğunu anladı. Giazotto, Albinoni’nin yanmış birkaç motifleri kalmış eserini tamamladı. Adaggio... Dresden... Anka kuşu olmuşlardı. Küllerinden doğan bir şehir ve tarihin en güzel müziklerinden bir tanesi.
Peki tüm hikâye yalansa
Giazotto, ölmeden önce şaşırtıcı bir açıklama yaptı. Giazotto hiçbir zaman Dresden'den o kâğıt parçalarını bulmadığını söyledi. Albinoni’nin eserinin olmadığını ve kendisnin bestesi olduğunu söyledi. Birçok soru işareti verdi bize ölmeden önce. Yani bu muhteşem eser 1700 lü yıllardan değilde 200 yıl sonra mı bestelenmişti. Bestecisi Giazotto muydu? Neden herkesi kandırmıştı? Daha sonra Dresden devlet kütüphanesinde yapılan araştırmalarda Giazottonun üzerinde çalıştığı eser hakkında hiçbir kayıt bulunamadı...
Son
Zaten Anka kuşları masallarda bulunmaz mı? Tüm hikâye bir yalan olsa bile bu da bir hikâye. Hem Adaggio hem Giazotto hem Dresden ben buradayım diyor.