Güzellik mi Aşkı Doğurur Aşk mı Güzelliği?

Güzellik mi Aşkı Doğurur Aşk mı Güzelliği?

Kişiden kişiye değişebilen bir olgu olarak ele alınmalı her iki kavram da. Aşk da güzellik de kişinin subjektif duygu ve düşüncelerine dayanmakla birlikte tamamen kanıtlanabilir nitelikler barındırmaz. Şahsımca aşık olmak biraz körleşmek pahasına başkalarında kabahat bulmayı anlık bir dürtüyle bırakmak ve görmezden gelmek demektir. Sinizm adlı görüşü benimseyenlerce " İnsan tam anlamıyla bağımsız olmalıdır. Mutluluk için bu zorunludur. Yaşamın amacı elbette ki mutluluktur ve gerçek mutluluk insanı bağımlı kılan güzellik, lüks ve zenginlik gibi değerlerden uzak kalınarak sağlanır. Sinist kavramı benimseyenler bazen bundan sıkılıp enerjisini kısa bir zamanda mucizevi bir biçimde inandığı bir hayal kırıklığına harcar. O an farkında olmasalar da aşkı doğuran güzellik kavramı, arzunun mantıksızlığına üstün gelebilir.

Güzelliğin doğurduğu aşk kavramı kişinin yeni bir kimliğe bürünmesine sebebiyet verir. Beslenen yoğun duygular artık ‘’ ben ‘’ kavramından uzaklaşmaya ‘’ benim hoşuma giden nedir ?‘’ sorusu yerine ‘’ onun hoşuna giden nedir ?‘’ sorusuna evrilmeye başlar. İsviçreli ünlü yazar Alain de Botton ‘un ‘’Aşk Üzerine ‘’ adlı kitabında belirttiği gibi insanın doyurulmayı bekleyen bazı gereksinimleri vardır ve bu gereksinimler kimi zaman halisünasyonlar görmesine neden olur. Çölde kalmış susamış bir adam, gerçekte gördüğü için değil gereksinimlerinden dolayı su ve gölgelikler görür ve bunu da ‘’ vaha kompleksi’’ olarak tanımlar. Aynı görüşten hareketle aşka duyulan gereksinim de bize ideal kadını hayal ettirir. 

Sonuç olarak güzelliğin mi aşkı doğurduğu yoksa aşkın mı güzelliği doğurduğu hiçbir zaman kesin yargılarla açıklanıp cevaplanamayacak sorulardır. Her ne şekilde olursa olsun aşk kavramı içinde olgunluk ve saygı ortadan kalkınca kaybolup yok olma potansiyeli olan bir duygudur. Bu saygının kaybolmasına ve neticesinde aşkın yitirilmesine sebebiyet veren onu tahrip eden en önemli faktör de ‘’ dil ‘’ dir. Her ne şekilde ortaya çıkarsa çıksın olgunluk, saygı ve dile hakimiyet aşkı ayakta tutabilecek yegane değerlerdir. Bu değerlere bağlı kalarak yaşanılası aşklar yaşamanız dileklerimle,

Tekrar görüşmek üzere, hoşça kalın…

Utku İnce

08/03/1990 tarihinde Tekirdağ’da doğdum. Okumak ve yazmak eğitim hayatıma başladığımdan bu yana benim için yaşam şekli oldu. Üniversite eğitimlerimi Pamukkale Üniversitesi ve Uludağ Üniversitesi’nde tamamladıktan sonra iş hayatına atıldım ve İnsan Kaynakları idari personeli olarak görev yapmaktayım. Hayat yolunu hep inişler ve çıkışlarla dolu bir süreç olarak görüp bu sürecin getirdiği olumlu ya da olumsuz her şeyi kabul etmeye çalışarak yürümeye çalıştım. Bu yolda zaman zaman bir kayaya takılsam da aklımı o takıldığım kayada bırakmayıp yoluma devam etme gayesiyle hareket ettim. İnsanın ifade edemediği ve dışa vuramadığı tüm duygular insanın içinde birikir diye düşünüp bir terapi ve rahatlama yolu olarak gördüğüm yazma eylemi ile tanıştım. Kaderimizin gayretimizle şekillendiği hayat yolunda yazma eylemine ömrüm yettiğince devam edeceğim.